Proje alanı, kentin belleğinde önemli bir yere sahip olan mevcut tarihi tren garını barındırmaktadır. Tasarım yaklaşımında bu tarihi yapı korunmuş, yeni hızlı tren istasyonu ise ona saygılı bir biçimde kurgulanmıştır. Yeni yapı, mevcut garı kapsayan ve onun değerini öne çıkaran bir konumda yerleştirilmiştir. Yeni hızlı tren istasyonu, eski garı dışlamadan, aksine onu kapsayacak ve onunla bütünleşecek şekilde kurgulanmıştır. Tasarımın temel yaklaşımı, tarihi garın formunu soyutlayarak vaziyet planına aktarmak ve bu yolla eski ile yeni arasında güçlü bir bağ kurmaktır. Vaziyet planı kararları, tarihi garın formunun soyutlanarak güncel tasarıma yansıtılması üzerine kuruludur. Böylece istasyon yalnızca modern ulaşım ihtiyaçlarını karşılayan bir yapı değil, aynı zamanda kentin geçmişi ile geleceğini buluşturan bir mimari ifade haline gelmiştir. Projede, modern ihtiyaçlara cevap verecek fonksiyonlar çağdaş bir dilde çözümlenirken, çevreyle uyumlu ve tarihsel belleğe saygılı bir mimari yaklaşım benimsenmiştir. Böylece istasyon yalnızca modern ulaşım ihtiyaçlarını karşılayan bir yapı değil, aynı zamanda kentin geçmişi ile geleceğini buluşturan bir mimari ifade haline gelmiştir.